Makaleler
Türk Hukukunda ve İngiliz Hukukunda
Yakalamaya Dair Kısa Bir Karşılaştırma
Ümit GÜVEYİ
ÖZET
İngiliz Hukuku ile Türk Hukuku arasındaki farklılaşma, sosyolojik farklılıkların doğal bir neticesidir. İngiliz Hukuk Sistemi’nin bin yılı aşkın kadim geçmişine oranla Türk Hukuk Sistemi’nin temeli, henüz yakın bir geçmiş olarak nitelendirilebilmektedir. Diğer taraftan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi bu iki hukuk düzeninin ortak paydası olarak yakınlaştırıcı bir etkiye sahiptir. İngiliz Hukuk Sistemi’nin kadim geçmişi özellikle hukuki birikimin oluşumu bakımından büyük bir öneme sahiptir. İngiliz Hukuku’nun sahip olduğu derin hukuki birikim; mevzuat, uygulama ve organik oluşum boyutlarıyla tüm sisteme müspet bir biçimde sirayet ederek hak ve özgürlüklerin gelişimine yadsınamayacak ölçüde katkı sağlamaktadır. İngiliz sisteminin sağlıklı bir biçimde işleyişi ise temelinde, yasama ile yargı erkleri arasındaki uyuma işaret etmektedir.
İnşaat Kazalarından Doğan Hukukî Sorumluluk
Alper UYUMAZ, Kemal ERDOĞAN
ÖZET
Teknolojinin gelişmesi, inşaatların şeklini ve büyüklüğünü etkilemiştir. Bu sayede, insanlar eskiden yapamadıkları yapıları yapar hâle gelmiştir. Ne yazık ki, bu değişim, inşaat kazalarının şeklini değiştirmiş ve meydana gelme sıklığını arttırmıştır. Diğer taraftan, yaşanan bir inşaat kazasında zarara uğrayan kişiler, çok farklı kişiler olabilmektedir. Bu kişiler, iş yerinde çalışan bir işçi olabileceği gibi, inşaatın yapıldığı araziye komşu olan taşınmazın maliki veya inşaat ile hiç ilgisi olmayan üçüncü bir kişi de olabilmektedir. Bu durum, inşaat kazaları sonucunda ortaya çıkacak sorumluluk türlerinin değişmesine neden olmaktadır. Bu çalışmada, inşaat kazasından doğan hukukî sorumluluk ve zarara uğrayan kişilerin başvurabilecekleri hukukî yollar incelenmeye çalışılmıştır. Bu sebeple, işverenin, yapı malikinin ve taşınmaz malikinin sorumlulukları, bu sorumluluk türlerinin şartları farklı görüşler dikkate alınarak incelenmiştir. Bu sorumluluk türleri arasında, işverenin sorumluluğunun hukukî niteliği konusundaki tartışmalara yer verilmiştir. Sorumluluğun şartları açıklandıktan sonra, oluşan zararlar miktarının nasıl tespit edileceği ve davanın açılabilmesi için izlenecek hukukî prosedür açıklanmaya çalışılmıştır. Diğer taraftan, bir şeyin “yapı eseri” sayılabilmesi için inşaatın tamamlanmasının gerekip gerekmediği konusunda öğretideki farklı görüşlere yer verilmiştir.
A Review of the Case Law of the European
Court of Human Rights in the Context of
Environmental Justice1
Sezai ÇAĞLAYAN
ÖZET
Environmental rights have not been specified in the European Convention on Human Rights (ECHR). The ECHR therefore cannot be directly invoked when environmental problems are in question. The question of recognising environmental rights has been frequently raised under the ECHR. However, the concept of environmental justice (EJ) which arose in the US in the late 1970s and which focuses on the fair distribution of environmental burdens and benefits has not been studied in the ECHR or in the case law of the European Court of Human Rights (ECtHR). This paper argues that ECtHR has not followed a steady flow in favour of EJ when hearing the cases. In this context, It will be considered whether the existing provisions of the ECHR guarantee EJ. Besides, the question will be asked whether the ECtHR has ever determined environmental injustices or environmental discrimination, which was encountered in the US, based on racial and economic factors when deciding environmental cases in its history.
Hukuk Devleti Açısından İnternette İnsan
Hakkı ve Kişilik Haklarına Saldırı Sorunu
Muhammed Sabır FIRAT
ÖZET
Günümüz dünyasında internet, insanların hayatına ve yaşam biçimlerine yön veren bir duruma gelmiştir. İnternet şahıslar kadar devletler içinde bir gereksinim olmuştur. İnternetin kontrolsüz gelişimi ile birlikte insan hakları ve kişilik haklarının korunması sorun haline gelmiştir. Bu çalışmada ilk olarak Devlet ve Hukuk Devleti kavramları incelenmiştir. Sonrasında İnsan Hakları ve İnternet Ortamında İnsan Hakları hakkında malumat verilmiştir. Ayrıca Kişilik Hakları, Kişilik Haklarının Korunması, günümüz dünyasında uluslararası bir sorun haline gelmiş olan; İnternet Üzerinden Kişilik Haklarına Saldırı Sorunu ve Kişilik Hakkı İhlalleri Korunma Yolları işlenmiştir. Bu çalışmanın bir amacı da, internetin hukuk alanında yarattığı sorunların ve sonuçların değerlendirilebilmesinde az da olsa bir katkıda bulunabilmesidir.
Cross-Cutting Issues on The Right To Life in
The Context of Law
Sevinj JABRAYİLOVA-SHENER
ÖZET
Ceninin hukuki durumu ve kadının ureme sağlığıyla ilgili kesişen konular sıkca tartışılan konulardandır. Bu hukuki tahlillere dayanan makalede ceninin hukuki durumunun oğelerinden olan doğmamış cocuğun tam ve sağ doğumuna bağlı olarak gercekleşen kişilik haklarından, Avrupa Temel İnsan Hakları Sozleşmesinde muğallak olan hayatın zaman sınırdan, tıbbi hukukun son zamanlarda gelişmeye başladığı Azerbaycan mevduatından konu edilmektedir.
Bir Hükmün Bozulmasını Takiben Verilen
Kararda Hesaplanan Yargı Harcından
Bozulan Hüküm Dolayısıyla Ödenmiş Olan
Harcın Mahsubu
İlhami ÖZTÜRK
ÖZET
Bu makale, uluslararası hukukta ve politikada yüceltilen self-determinasyon hakkı ile uluslararası Yargı hizmetinden yararlanma karşılığı olarak ödenen yargı harçları yargılama giderlerinin önemli bir unsurunu oluşturur. Kural olarak, ilk derece mahkemelerince verilen kararlar üzerinden ödenmiş olan karar ve ilam harcının, temyiz incelemesi sonucunda hükmün bozulmasını müteakip ilk derece mahkemelerince verilen ilgili kararda dikkate alınarak hesaplanan harçtan mahsup edilmesi gerekir. Ancak, çeşitli yargı kararlarında bu kurala uyulmadığı, bozulan karar nedeniyle önceden ödenmiş olan yargı harçlarının yeni kararda hesaplanan yargı harçlarından mahsup edilmediği görülmektedir. Bu çalışmada, Harçlar Kanunu’nun 8’inci maddesinde düzenlenen mahsup müessesesi yargı kararları ışığında analiz edilmiş, bir hükmün temyiz mahkemesince bozulmasını müteakiben verilen ilk derece mahkemesi kararına istinaden hesaplanan yargı harçlarından, bozulan hüküm nedeniyle daha önce ödenmiş olan harçların mahsup edilmemesinin usul ve yasaya aykırılığı ile doğurduğu hukuki sonuçlar irdelenmiştir
İkinci On Yılına Girerken Koruma
Sorumluluğunu Yeniden Düşünmek: Lex
Ferenda Olarak R2P
Pınar GÖZEN ERCAN
ÖZET
2001 yılında Uluslararası Müdahale ve Devlet Egemenliği Komisyonu (ICISS) tarafından ortaya atılan “koruma sorumluluğu” (R2P) kavramının Birleşmiş Milletler üye devletlerince kabulünün üzerinden on yıl geçmiş olmakla beraber normun uluslararası toplumca istikrarlı bir şekilde uygulandığını söylemek mümkün değildir. Bu bağlamda, bu makale koruma sorumluluğu normunun uluslararası hukuk nezdindeki statüsü tartışma temelinde, literatürdeki mevcut çalışmalardan farklı olarak BM Güvenlik Konseyi’nce bugüne kadar istikrarsız bir şekilde uygulanan normun ikinci on yılında etkili bir şekilde uygulanabilmesinin ancak hukuki anlamda yeni düzenlemelerle mümkün olduğunu vurgulamakta ve bunun için ne tür değişiklikler/reformlar gerektiğini tartışmaktadır. Bu amaçla öncelikle koruma sorumluluğunun temel prensipleri ve BM çerçevesindeki kurumsallaşma süreci özetlenmekte, normun kapsamına dair temel değişimler ortaya konmakta, ardından da normun BM Güvenlik Konseyi’nce uygulamalarının genel bir değerlendirmesi üzerinden normun bu on yıllık süreçte uluslararası hukuk nezdinde kazandığı statü tartışılmaktadır. Son olarak, ikinci on yıllık süreçte normun etkin ve zamanlı bir şekilde uygulanmasını sağlamak için koruma sorumluluğunun lex ferenda olarak düşünülmesi gerekliliği ortaya konacaktır.
Tüketici Sözleşmelerinde Bilgilendirme
Yükümlülüğü
Seda KARA KILIÇARSLAN
ÖZET
Bu çalışmanın konusu, tüketici sözleşmeleri ve tüketicinin korunması bağlamında bilgilendirme yükümlülüğü merkezindedir. Tüketici sözleşmeleri için bilgilendirme yükümlülüğü vazgeçilmez niteliktedir. Gerçekten de tüketici talep etmiş olduğu mal veya hizmeti karşılıklı bir dengenin olmadığı, kendine göre daha bilgili olan sağlayıcı karşısında ve birçok ürün çeşitliğinin olduğu bir ortamda edinebilecektir. Dolayısıyla böyle bir ortamda tüketicinin dezavantajlı olan konumu, bilgilendirme yükümlülüğü vasıtasıyla düzeltilebilecektir. Bu kapsamda, tüketicinin mevcut durumu, piyasadaki şeffaf olmayan yapı ve çok sayıdaki ürün karşısındaki tecrübesizliği ve doğru ve yeterli biçimde bilgilendirmeyle sağlayacağı yeni konumunu inceleyebilmek amacıyla çalışmamızda bilgilendirme yükümlülüğünün tanımı, niteliği, kapsamı, yöntemi ve şekline 4077 Sayılı TKHK ve 6502 Sayılı TKHK’ların karşılaştırılması suretiyle yer verilmiştir. Öte yandan tüketici hukuku açısından önemli bir yere sahip olan AB Direktifleri ve 6502 Sayılı TKHK’un uygulama usul ve esaslarını düzenlemek üzere yönlendirdiği bir dizi yönetmelik de rehber niteliğinde olacaktır.
Küresel Çatışma Ekseninde Uluslararası
Hukukun Ontolojisi Üzerine Düşünceler
Erdem İlker MUTLU
ÖZET
Günümüzde eleştirel hukuk çalışmalarının uluslararası hukuk alanında en fazla tartıştığı nokta uluslararası hukukun ontolojik sorunudur. Daha farklı bir deyimle klasik bir ulusal hukuk paradigmasına benzemeyen uluslararası hukuk paradigması ilkelerle incelenmelidir. İlk olarak uluslararası hukukun kısa tarih anlatısına bakılıp Kant’ın Kozmopolitanizm söylemi ile Grotius ve Schmitt’in uluslararası hukukun sekülerleşmesi üzerine bazı düşünceleri tartışılmalıdır. Tartışmaya Hardt ve Negri’nin küresel yapısal dönüşüm eleştirisinden Carty ve Chimny-Koskenniemi gibi eleştirel okul-marksist okul yazarlarının yaklaşımlarına kadar bir çok yazar katılmalıdır. İkinci olarak Kozmopolitan söylemin parçası olan Avrupa Birliği ve uluslararası insan hakları, ekonomi hukuku gibi alanlarla birlikte uluslararası müdahale, sözleşmeler hukuku yaşayan uluslararası hukuk mantalitesi üzerine önemli ipuçları vermektedir. Nitekim bunlardan ilki bir hukuk sisteminin yaptırım gücü ve kendi varlığını koruma refleksinin göstergesidir. İkincisi ise öznelerin ve normların ilişkisinin anlaşılması açısından çok önemlidir. Metodolojik olarak hukuk zaten kendi indeterminizmini kendi içinde barındırırken, uluslararası hukuk gibi özneleri ve işleyişi kendine özgü, çerçevesi ve yaptırım gücü tartışılan bir hukuk
Hukukun Nesnesi Üzerine Konuşma1*2**3***
Ali Murat ÖZDEMİR
Diyalektik Hukuk Bilimi Notları1*
Onur KARAHANOĞULLARI